Diriliş Şairi Sezai Karakoç, Uluslararası Sempozyumla Anılıyor
Şair, düşünür ve fikir adamı Sezai Karakoç'un edebi ve fikri mirasını yaşatmak amacıyla düzenlenen "Uluslararası Sezai Karakoç Sempozyumu" Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezi'nde başladı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katılımıyla açılışı yapılan sempozyum, edebiyat ve düşünce dostlarını diriliş şairinin ışığında bir araya getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da sempozyuma bir mesaj iletti. Mesajında, merhum Sezai Karakoç’un doğumunun 92’nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen sempozyumun, üstat Karakoç’un yeni nesiller tarafından daha iyi tanınmasına vesile olmasını dilediğini belirtti. Erdoğan, Karakoç'u "fikirleriyle nesillere yol gösteren, istikamet çizen gönül adamı, ahlak abidesi" ve "kalplerdeki, zihinlerdeki zincirlerin kırılmasına öncülük etmiş" bir şahsiyet olarak tanımladı.
"Karakoç Farklı Bir Karakter Ortaya Koymuştur"
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteği ve Ankara Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen sempozyumda konuşan Bakan Ersoy, Sezai Karakoç'un hayatında bir hazine saklı olduğunu vurguladı. Karakoç'un hatırasını yaşatmaya yönelik bu anlamlı organizasyondan dolayı emeği geçenlere teşekkür eden Ersoy, "Sezai Karakoç çok erken yaşlardan itibaren farklı bir karakter ortaya koymuş, dar kalıpların içine hapsedilmeyeceğini göstermiş, özgün, derinlikli ve titiz bir yaşam sürmüştür" ifadelerini kullandı.
"Kelimeleri, Düşünceyi ve Toplumu Yeniden Diriltti"
Bakan Ersoy, Karakoç'un "Kar", "Mona Rosa", "Balkon", "Şahdamar" ve "Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine" gibi eserlerinin asla unutulmayacağını belirterek, Sezai Karakoç'un sadece şairliğiyle değil, düşünce dünyasındaki yeriyle de çok büyük bir isim olduğuna dikkat çekti. Karakoç'un Diriliş düşüncesiyle bir toplumun yeniden uyanışını sağlamak için büyük bir titizlikle çalıştığını kaydetti.
"Sadece Haysiyetli Bir Ömür Sürdü"
Karakoç'un mütevazı yaşamıyla da örnek bir kişiliğe sahip olduğunu dile getiren Bakan Ersoy, "88 yıllık yaşamında sadece haysiyetli bir ömür sürdürmenin gayesiyle hareket etti. Neye inanıyorsa onu söyledi, nasıl inanıyorsa öyle yaşadı. Her daim hakikatin peşinde oldu. Hakikati söylemenin bedeli ne olursa olsun o bedeli ödemekte hiçbir zaman tereddüt etmedi" değerlendirmesinde bulundu.
Karakoç'un "Diriliş, geçmişte kalan bir ihtişamın hatırası değil; gelecekteki bir medeniyetin ilk adımıdır" sözlerine atıfta bulunan Ersoy, üstadın onurlu yaşamının geleceğe dönük atılacak adımın ne olması gerektiğinin anlaşılması adına örneklik teşkil ettiğini ifade etti.
"Karakoç'un Vasiyeti Diriliş Nesli ile Yaşatılacak"
"Hayalini kurduğu, inşa etmek için ömrünü harcadığı Diriliş Nesli de onun vasiyetini yerine getirecektir. Bizler de üstadımızın aziz hatırasını yaşatmak için Bakanlık olarak elimizden ne gelirse yapmaya devam edeceğiz" diyen Bakan Ersoy, Karakoç'un Mehmet Akif ve Necip Fazıl çizgisinin en önemli temsilcilerinden biri olduğuna dikkat çekerek şiirleri ve fikirleriyle her daim "diri" kalacağını belirtti.
Ersoy, sempozyumun sadece geçmişe yönelik bir anma değil; geleceğe dair sorumlulukları hatırlatan bir vesile olduğunu söyleyerek, bildirileriyle katkı sunan akademisyenlere ve organizasyonu hayata geçirenlere teşekkür ederek sözlerini tamamladı.
Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezinde açılışı yapılan buluşma iki gün sürecek. Sempozyumun 29 Mayıs'taki oturumuna ise Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi ev sahipliği yapacak.
Gönderen: journal