Eskişehir’in Doğurganlık Hızı Korkuttu
Kadın Başına Düşen Çocuk Sayısı 1,12’ye Geriledi
Eskişehir – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Varoluşsal bir tehdit, bir felaket" olarak nitelendirdiği doğurganlık hızı, Türkiye genelinde 1.51 ile tarihin en düşük seviyesine gerilerken, Eskişehir’deki veriler endişe verici bir tablo ortaya koydu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Eskişehir kadın başına düşen çocuk sayısıyla en düşük doğurganlık hızına sahip iller arasında yer aldı.
Veriler Kritik Seviyede: En Düşük Oranlar Eskişehir'de
TÜİK’in 2024 verilerine göre, Eskişehir’de toplam doğurganlık hızı sadece 1,12 olarak ölçüldü. Bu oran, Bartın ile birlikte Türkiye’nin en düşük seviyesine işaret ederken, Eskişehir’i 1,15 ile Zonguldak ve Ankara takip etti. En yüksek doğurganlık hızına sahip il ise 3,28 çocuk ile Şanlıurfa oldu.
Eğitim Seviyesi Yükseldikçe Doğurganlık Oranı Düşüyor
Veriler, annenin eğitim seviyesinin doğurganlık hızı üzerinde doğrudan bir etkisi olduğunu gözler önüne seriyor. Yükseköğretim mezunu annelerin toplam doğurganlık hızı 1,22 iken, okuma yazma bilmeyen annelerde bu oran 2,65 olarak kaydedildi. Bu durum, eğitim seviyesi yüksek bir üniversite şehri olan Eskişehir’deki düşük oranın temel nedenlerinden biri olarak öne çıkıyor.
Analiz: Eskişehir'deki Düşüşün Temel Nedenleri Nelerdir?
Eskişehir'deki doğurganlık hızının bu denli düşük olmasının arkasında, sosyo-ekonomik ve kültürel faktörlerin yattığı düşünülmektedir. Bu faktörler şunları içeriyor:
-
Eğitim ve Kariyer Olanakları: Eskişehir'in bir üniversite şehri olması ve kadınların yükseköğrenim ve kariyer hedeflerine yönelmesi, evlilik ve çocuk sahibi olma yaşını yükseltiyor. Bu durum, doğrudan doğurganlık süresini kısaltarak doğum oranlarını düşürüyor. Ulusal düzeyde 27,3 olan ilk doğumdaki ortalama anne yaşının, Eskişehir gibi gelişmiş şehirlerde daha da yüksek olduğu tahmin ediliyor.
-
Artan Yaşam Maliyetleri: Kentsel yaşamın getirdiği yüksek konut, eğitim ve sağlık masrafları, çiftlerin çocuk sahibi olma kararını ve çocuk sayısını etkiliyor. Gelişmiş şehirlerde, çocuk yetiştirmenin getirdiği ekonomik yük, ailelerin daha az çocuk sahibi olmasına neden oluyor.
-
Kültürel Değişim: Şehirleşme ve modernleşme ile birlikte, geleneksel büyük aile yapısından çekirdek aile modeline geçiş yaşanıyor. Bireylerin kişisel ve profesyonel hedeflerini ön planda tutması, çocuk sayısının azalmasına yol açan kültürel bir dönüşümün parçası olarak görülüyor.
Bu veriler, Eskişehir'in demografik yapısında önemli bir değişime işaret ederek, sosyologlar ve demograflar için incelenmesi gereken bir konu haline geliyor.
Gönderen: journal