KORONA VİRÜS (Kovid-19)

Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve dünyanın her yanını saran, bu güne kadar da on binden fazla insanın ölümüne neden olan, korona virüsü anlaşılan can almaya devam edecek.

Korkunç senaryolar konuşuluyor. On binler, yüzbinler, hatta milyonlarca insanın öleceğinden bahsediliyor. İtalya’da, İngiltere, İspanya’da hastaların seçilerek tedavi edildiği söyleniyor.

Panik havası var.

Kaos psikolojisi hâkim.

Hala işin ciddiyetinde olmayan; tedbir amaçlı uyarılara kulak asmayan “bana bir şey olmaz.” diyen bir kesim var. Sokaklar insanlarla dolu. “evinde kal!” uyarıları kimsenin umurunda değil.

Oysa bu işin şakası yok. Tüm dünya tenakuzda. Bilim insanları virüsün aşısını bulma telaşında. Açıklamalar var, net bilgi yok.

Kısa sürede aşının bulunma ihtimali gözükmüyor.

Yenidünya düzenine geçiş süreci yaşadığımız kesin. Ülke sınırlarının ortadan kalktığı, biranda tüm dengelerin alt üst olduğu bir sürece yaşıyoruz.

Bölgesel değil, küresel bir süreç bu. Kimse “bana ne!” deme lüksüne sahip değil çünkü kimse güvende değil.

Bilim! Bilim! Bilim!

Her felaketten çıkarılacak bir sonuç vardır. Korona virüsü bize bilimi hatırlattı. Bilimsel gücün gerçek güç olduğunu; savaşların artık ağır silahlarla değil virüsler üzerinden yürüyeceğini gösterdi.

Bir virüsün, dünyaya neler yapabileceği görüldü.